30 Mayıs 2018 Çarşamba

ARADAN GEÇEN SÜREDE NELER YAŞADIM?


Geçtiğimiz yazıda siz çay getirene kadar diğer yazım hazır olur demiştim. Sahura daha da süre var ama çay gelmedi henüz. Yine de merak etmeyin ben yazımı hazırladım bile :)

Blogda yazmadığım süre içerisinde edindiğim kısa süreli tecrübelerden yola çıkarak birkaç anımı sizlerle paylaşacağımdan bahsediyorduk. Evet. Bu süre içinde benim aklıma birkaç fikir geldi ve çıkardığım dersler oldu. Örneğin şirketlerin işe alım stratejileri konusunda... 

Biliyorsunuz ki çalıştığınız herhangi bir şirketten ayrılmak; sonrasında yeni bir iş arayışına girerek kapı kapı dolanmak ve yeri geldiğinde eve eliniz boş dönmek hele ki iş hayatına yeni yeni alışmaya çalışan biriyseniz oldukça zor bir durum. Bunu bizzat yaşama fırsatım olduğu için samimiyetimle söylüyorum. 

Günümüz şartlarında bir işe girerken birçok görüşmelere, mülakatlara, videolu mülakatlara, case studylere, role-playlere, testlere vd. tabi tutuluyoruz. Bu tür ölçüm araçları potansiyel bir çalışanın yeteneklerini ve aynı zamanda kişiliklerini çözümlemek için kullanılıyor. Bu anlamda bu araçları verimli ve etkili görüyorum. Fakat ne var ki şirketlerin, özellikle insan kaynakları yöneticilerinin biraz da iş arayan kişi tarafına geçerek empati kurması gerekiyor. 
Mesela, iş arayan kişinin her aşama için ayrı ayrı görüşmelere gelmesi gerekliliği kişilerde enerji düşüklüğüne yol açabiliyor. Sonuçta insan olgusundan bahsediyoruz. İnsanlar her gün mutlu mutlu gezmiyor. Bir gün çok iyi geçen günü başka bir gün verimsiz geçebiliyor. Kaldı ki bu görüşmelerde iki görüşme arasındaki zaman aralığı bir gün de değil. 1 hafta - 2 hafta gibi sürelerden bahsediyorum. Bu kadar sürede bırakın motivasyonu insan hangi işe başvurduğunu bile unutabilir. :)

Ayrıca, diğer bir konuda. Olumsuz geçen görüşmeler sonrası adayın olumsuz sonuç hakkında bilgilendirilmemesi. Bir adayın görüşmesi olumsuz geçmiş olabilir ama şirket olarak insan kaynakları yöneticilerinin, adaylara görüşmenin olumsuzluğunu, önceden belirtilen süre içerisinde, bildirmeleri gerekir diye düşünüyorum. 

Bunları belirtmemin amacı benden sonra iş arayışına girecek adaylar olur da kolaylık yaşarlar. 

Her neyse ben kaçtım. Bi sonraki yazımda görüşürüz. 
Bu arada facebook sayfamı takip etmeyi unutmayın. :)
Sevgiler.

Facebook sayfamız için linki tıklayın;

Camı Kırık Gözlük






  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder