24 Temmuz 2017 Pazartesi

Bugün Pazartesi!

Hatırlatmak İstemem Ama; Bugün Pazartesi !



Selam sevgili okur. Pazartesi günü ile ilgili sendrom düşünceleri çoktur Ama size kısaca ben anlıyorum pazartesi gününden onu birkaç cümle ile açıklamaya çalışayım. Benim için haftasonu dediğimiz olay aslında pazar sabahı kahvaltıdan kalktığımız anda son bulur. Kahvaltıdan kalktığımız andan sonrası bana göre pazartesi gününün bir alıştırmasıdır. Bugün kısaca bitecek akşam erkenden uykuya geçilecek ve ertesi erken kalkılıp iş başına geçilecektir. Bu yüzden kahvaltıdan sonra geçen zamanı ben 'pazar' olarak değil 'pazartesi tatbikatı' olarak görüyorum. Yine de ne diyelim; hepimiz için hıphızlı geçen bir pazartesi günü olmasını diliyorum. Sizleri bu güne özel olarak hazırlanmış sevgili Şeyla Halis imzalı eserle başbaşa bırakıyorum. 

Görüşmek üzere.

:)

16 Temmuz 2017 Pazar

İnternet Şiddeti

İNTERNET/SOSYAL MEDYA NEREYE GİDİYOR?

Merhaba sevgili okurlarım, bugün sizlere bahsetmek istediğim ve yeni yeni farkına ziyadesiyle varabildiğim bir konu hakkında birkaç kelam edeceğim.

Geçen gün Youtube’da birkaç tane ‘Youtuber’a ait şiddet videolarına rastladım. Videoların içinde Youtuber olamayıp amatör olarak intihar videoları yayınlayan; hatta kendi intihar videolarını kaydederek yayınlayanlar olduğunu gözlemledim. Bu durum karşısında önce kısa süreli bir şok geçirdikten hemen sonra idrak etmeye çalıştım. İnsan neden böyle bir şeyi neden yapar? diye. İzlenme sayısını artırmak? Daha popüler olmak? Reklam gelirleriyle zengin olmak? Gibi birçok soru geliyor insanın aklına. Peki bunlardan sonra benim aklıma tek bir soru geliyor aslında. ‘Olum, siz manyak mısınız?’… Şöhret sevdası bir insanda bulunacak duygu sellerinden biri olarak makul görülebilir. İnsan bu yoldaki çabalarıyla dilediği başarıyı da yakalayabilir. Kabul. Peki, bir video yükleyip ‘organik’ izleyici sayısını artırmak, sonra da Youtube’dan para kazanmak için bir insanın hayatını görmezden gelmek, ne demektir?  Karşılaştığım örneklerden birini hemen paylaşayım. İlgili video linklerini de altta bulabilirsiniz. Amerika’nın Minnesota Eyaleti’nde yaşayan, Youtube’da izleyici kazanmak için çeşitli videolar çeken Pedro Ruiz III ve Monalisa Perez isimlerindeki genç bir çiftin, geçtiğimiz haziran ayında çektikleri videoda Pedro bir kitap tutarak Monalisa’dan, önceden edindikleri, silah ile ateş etmesini istemiş. Amaç millet izlesin; ‘like-comment-subscriber’ gelsin. Tabi onlar kitabın mermiyi durduracağını düşünmüş. Fakat öyle olmamış. Kız tetiği bastığı anda mermi kitabı delip Pedro’nun göğsüne saplanmış. Çocuk öldü. Kız için de 10 yıla kadar hapis istemi var. (Sanırım bu istem gerçekleşti bu aralar.) Bu arada kızın hamile olduğunu söylemeyi unuttum!.

Ne oldu peki şimdi? Hayatları viraneye döndü. Ne için yaptılar bunu şan şöhret için. Günümüzde medya okuryazarlığına yönelik birçok eğitimler veriliyor. Aynı zamanda online şekilde gerçekleştirilen birçok sosyal medya eğitimleri, seminerler bulunuyor. Bu eğitimlere daha fazla ihtiyaç duyulan bir zamandan geçtiğimizi ve bu gidişle daha çok ihtiyaç duyacağımız zamanlara gittiğimizi düşünüyorum. Tabi bu tür eğitimlerden önce kişinin kendini bireysel anlamda donanımlı yetiştirmesi gerekiyor. Onlara bu anlayışı kazandırmaları beklenen anne-babalarımıza da bu konuda daha fazla görevler düşüyor tabi. Çocuklarımız ağlamasın, bağırıp başımızı şişirmesin diye ellerine bir tablet, telefon vd. tutuşturarak susmalarından rahatlayan anne-babalarımıza ufak bir uyarım olacak: Yapmayın!



Çocuklarınız küçük yaşta bir telefonu nasıl kullanacağını biliyor diye onlardan 5 yıl sonra Mark Zuckerberg olmalarını beklemeyin; hele bununla hiç övünmeyin! Ben  bunu asla doğru bulmuyorum. Eğer çocuklarınızın bu yöndeki eğilimini ‘sevimli’ buluyorsanız onları kodlama, yazılım dünyası ile tanıştırın. ‘Bu yaşta çocuğun kodlama ile, bu tür eğitimlerle vs. ne işi olur?’ da demeyin. Çünkü küçük yaşta onları elektronik dünya ile tanıştıranlar da sizlersiniz. Hem kaldı ki internet alemi inanılmaz bir deniz ve bu deniz çocuklarımız için dibi çok derin bir deniz. Onlara bu denizin kıyısında kulaç atmayı öğretmeden açıklarda dalgalarla boğuşmalarını beklemek çok yanlış.
Aslında başta bu konuya girmeyi düşünmüyordum ama laf lafı açınca buraya kadar geldim. Bunları da eklemeden geçmeyim.

Dostlar elinizden geldiğince kendinizi, sizden küçüklerinizi ve sizden büyüklerinizi, tüm çevrenizi kodlama, web tasarım ve grafik tasarım işleri ile meşgul edin. Geleceğin meslekler, hakkında olan eğilimlerinizi artırın. Ben elimden geldiğince çevremi bu konuda bilgilendirmeye çalışıyorum. Geleceğin teknolojisinde bu alanlar kilit noktalar olacaktır. Bu çok açık.

Her neyse ne zamandır yazamıyordum. Bu arada mazeretim belirteyim; Coca-Cola İçecek şirketinde staj yapmaya başladım. O yüzden tatlı bir telaş var hadi hayırlısı diyelim şimdilik. Bir hayırlı olsun’unuzu alırım. 😊 Bu süreçle ilgili de yazımı paylaşacağım. Konuşuruz yine. Hadi şimdilik kaçtım ben.

İlgili Haber Videoları