Mezun Muhabbetleri
Selamlar okurlarım, bugün size 5
yıllık üniversite maceramın son gününde, bu serüvenin nasıl geçtiğine dair
biraz bahsetmek için geçtim klavyemin başına. Bakalım neler yapmışım nasıl
geçmiş bu 5 sene…
Marmara Üniversitesi Halkla
İlişkiler ve Tanıtım… Bu kelime öbeğinin ilk duyduğum vakit aylardan Haziran ve
ben üniversite giriş sınavımın sonrasında yaptığım tercihlerimin sonucunu beklerken
bir anda ablamın aniden ‘Özgür kazandın!’ deyişinden sonraydı. Bazı derslerin
tamamen İngilizce gerçekleştiği bu bölümde ben de 'tamamen' İngilizceden
uzak bir yaşam sürdürmekteydim. Hazırlık sınıfına alınmadan önce yapılan seviye
belirleme testinden 100 üzerinden 23 almam bunun en somut kanıtlarından biriydi
bana göre.
Velhasıl kelam, hazırlık
sınıfında inanılmaz bir efor harcayarak İngilizce ile olan meselemi bitirdim
sayılırdı. Yılsonu bir sınav daha olduk ve oradan güzel bir sonuç alarak bölüme
girme hakkını kazanabildim.
Tabi bu henüz bir başlangıçtı.
Önümde daha 4 koca yıl var ve ben nelerle karşılaşacağımı bilmiyordum. Kendimi
odaklamış derslerimi ve sınavlarımı başarıyla geçmeye yeni yeni alışmışken
karşıma Erasmus diye bir olay çıktı. Erasmus sayesinde yurtdışında eğitim alabilirdim.
Hem de okulun maddi (burs) yardımlarıyla! İngilizceyi de yeni öğrenmişim ya bir
gaza geldim ve bu program için sınava girdim. Oldu! Erasmus ile Macaristan/Budapeşte’de
eğitim almaya hak kazanmıştım. 2.sınıfın ilk dönemi, yani bir öğrenci için
gidilebilecek en erken dönemde bu tecrübeyi yaşamaya hak kazanmış olmak beni tek
başıma yeni bir ortamda, gurbet ellerde tek başıma yenilikleri keşfetmekle
süren diğer bir macera ile baş başa bırakmıştı. Gezdim, öğrendim, eğlendim,
yeni kişiler tanıdım, inanılmaz tecrübeler edindim, hatta biraz da olsa Macarca
bile öğrendim! Bunlar gerçekten büyük değerler. Bunları tecrübe etmenizi
şiddetle tavsiye ederim! Erasmus ile ilgili detaylı anılarımı önceki
yazılarımdan takip edebilirsiniz. Burada daha çok detaya girmeyeceğim.
Ülkeme döndüğümde kendime güvenim
artmış derslerime daha istekli bir şekilde sarılmıştım. Günler geçiyor, takvim
yaprakları döküldükçe dökülüyordu. Kesinlikle bu zamanlar içinde aralıklı
dönemlerle staj eğitimleri, seminerler, iş başvuruları ve bazı kısa zamanlı iş
tecrübeleri gibi etkinliklerden de kendimi alıkoymadım. Tam gaz devam!
Ne var ki son yıla geldiğinizde
her ne kadar bazen olumsuzluklar yaşamış da olsanız okul hayatınızla ilgili
güzel anılarınız daha bir canlanıveriyor aklınızdaki yaz sinemalarında. Aynı
zamanda mezun olduktan sonra iş bulma, çalışma hayatına girme; hatta evlenme
gerekliliğinizin düşünceleri de cabası işin...
Son yılda arkadaşlarınızla daha
çok gelecek planlamaları ile ilgili muhabbetler yaparken bulabilirsiniz
kendinizi. Normal. İlginç olan 4 yıl bitmek bilmeyen okul son yılda sıcakta
kalmış yağ gibi erimeye başlayıveriyor. Ve açıkçası o yağı soğuk
tutabileceğiniz dolabınız da yok!
Her ne olursa olsun (zor
sınavlar+1) öğrencilik hayatını dolu dolu yaşamaya özen gösteren ben Marmara
Üniversitesindeki yıllarımı; güzel anılar edindiğim, çok iyi hocalar tanıdığım
ve harika dostlar edindiğim bir eğitim yuvası olarak hatırlayacağım. Bizlere
yılmadan, usanmadan bir şeyler öğretmeye çalışan tüm saygıdeğer hocalarıma hem
kendi adıma ve hem de arkadaşlarım adına sonsuz teşekkürleri borç bilirim. Teşekkürler
Marmara! Kim bilir üniversite hayatım bir yerlerden devam eder? 😊
Bu aralar bitişlerim hep duygusal
oluyor ama idare edin. Kendinize çok iyi bakın benim biricik okurlarım...
Sevgilerimle…
Layk.
YanıtlaSilTeşekkür ederim :)
YanıtlaSilAilemizin gururu biricik kardesim nice güzel günlerini başarılarını görmek dileğiyle... Ne güzel ozetlemissin şu son beş yılı; uykusuz gecelerini, sana zorla yemek yedirdigimizi, dinlen diye seni zorla derslerden alıkoydugumuzu da ben ekleyeyim :)
YanıtlaSil